Savaşa, silahlanmaya ve faşizme karşı 1 Eylül etkinliklerine katılalım!

Hitler faşizminin Polonya’ya saldırarak, İkinci Dünya Savaşı’nın resmi olarak başladığı 1 Eylül bütün dünyada savaşa karşı mücadele gün olarak kutlanıyor. Her yıl binlerce insan, savaşa ve silahlanmaya karşı sokaklara çıkıyor. Bu yıl 1 Eylül’de Almanya’nın 100’den fazla kentinde barış etkinlikleri gerçekleştirilecek. Pandemi koşullarında düzenlenen etkinliklere katılarak, barış talebini güçlendirelim.

Günümüzde dünya genelinde savaş tehlikesi düne göre artmış durumda. Son yıllarda başta emperyalistler olmak üzere, tüm devletler korkunç derecede silahlanmakta. Silah satan ülkeler her sene yeni rekorlar kırıyor. Emperyalist devletler arasındaki pazar kavgası daha da keskinleşmiş durumda. Silahlanmaya ayırılan bütçeler sürekli artırılıyor.

Dünyanın bir çok bölgesinde gerçekleşen savaşlar nedeniyle milyonlarca insan yerinden yurdundan edildi. Yüzbinlerce insan yaşamını yitirdi. Savaşlar başta ABD olmak üzere, emperyalist devletlerin eliyle başlatıldı. Demokrasi, insan hakları gibi söylemler eşliğinde gerçekleşen savaşlar, başta orta doğu olmak üzere bir çok ülkeyi yaşanmaz hale getirdi.

Bugün Akdeniz olmak üzere Libya ve Uzakdoğu’da savaş olasılığı her gün artıyor. Emperyalist ülkeler bölgedeki gerici güçlere dayanarak, mevzilerini güçlendirmeye, yada yeni mevzi kazanmaya çalışmakta. Almanya, Libya ve Akdeniz’de tarafların çatışma ve gerilimin azaltılması için çaba harcarken diğer yandan taraflara silah satmaya devam ediyor.

Dünya genelinde devam eden silahlanma yarışına ek olarak, bir çok ülkede ırkçı partiler güçlenerek, hükümet partileri konumuna geldi. İşçi ve emekçi haklarına yönelik kısıtlamalar, polis yasalarının sertleşmesi, demokratik hakların kısıtlanması tüm hızıyla devam etmekte.

Covid 19 dünya genelinde durgunluk belirtisi gösteren ekonominin hızlı bir şekilde krize girmesini beraberinde getirdi. Milyonlarca insan işini-aşını kaybetti. İşçi ve emekçilerin yaşam koşulları korkunç derecede zorlaştı. Hükümetlerin bütün olanakları sermayenin hizmetine sunmasına, ırkçı gelişmelere, savaş hazırlıklarına, yoksulluğa karşı dünya genelinde hoşnutsuzluk artıyor. Yaşanan bütün savaşlarda en fazla kaybeden işçi ve emekçiler, halklar olmuştur. Savaşa ve silahlanmaya karşı çıkmadan, işçi ve emekçilerin yaşadığı sorunların çözümü, daha iyi bir geleceğin inşa edilmesi mümkün olamaz.

Dünya geneline yaşanan gelişmeler, bugün barış mücadelesini güçlendirmeyi daha da zorunlu kılmaktadır. Bunun için tüm emekçileri, Alman hükümetinin silah satışlarını durdurması, değişik ülkelerde bulunan askerlerini geri getirmesi, silahlanmaya ayrılan bütçeyi kamu hizmetlerine aktarması için barış mücadelesini güçlendirmeye çağırıyoruz. Akdeniz’in “barış denizi” olması için, tüm silahlı güçler Akdeniz’i terk etmeli, bölgesel savaşlarda ülkesini terk etmek zorunda kalan insanlara güvenli geçiş yolu olmalı.

DEMOKRATİK İŞÇİ DERNEKLERİ FEDERASYONU (DİDF)

Yönetim Kurulu

Köln, 31.08.2020